Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı | Sayı : 61 | Haziran 2020
Yukarıdaki sebeplerden dolayı Ekim 1920 tarihinden itibaren Batı Cephesi’nde Kuva-yı Milliye tasfiye edilerek yerine düzenli orduya geçiş başlamıştır. Bu bağlamda 9 Kasım 1920 tarihinde Batı Cephesi, Batı ve Güney Cephesi olmak üzere ikiye ayrılmıştır.10 Kasım 1920 tari- hinde Albay İsmet Batı Cephesi ve 11 Kasım 1920 tarihinde de Albay Refet Güney Cephesi Komutanlı- ğına atanmıştır. Ardından Mustafa Kemal her iki komutana süratle muntazam ordu ve büyük süvari kütlesi oluşturmalara için direktif- ler verdi. Takip eden günlerde ise bir taraftan düzenli ordu düzenle- nip genişletilirken bir taraftan da Kuva-yı Milliye birlikleri düzenli ordu bünyesine alınmaya başlandı (Köstüklü,1999:273-288) TBMM Hükümeti, Batı Cephesi’n- de düzenli orduya geçtikten sonra Yörük Ali Efe’ye yaptığı hizmet- lerden dolayı teşekkür etmiş ve bundan sonra maiyetiyle birlikte görevlerinden affedildiğini bildir- miştir. O da kabul etmiştir (Gök- bel,1964-336-337) Ancak Ekim 1920 tarihinden itibaren Batı Cephesi’nde Kuva-yı Milliye Birlikleri’nin düzenli ordu içine alınmasından Demirci Meh- met Efe rahatsız olmuştur.. Bunun üzerine 15 Ekim 1920 tarihinde De- mirci Mehmet Efe Mustafa Kemal Paşa’ya bir telgraf çekerek, kendisi- nin vatan ve millet için çalışmaktan başka bir gayesinin olmadığını bildirmiştir. Kuruluşuna öncülük ettiği Burdur Çelikalay’ın lağv edilmesi Demirci Mehmet Efe’nin bu konudaki endişelerini daha da artırmıştır. Bunun üzerine 22 Kasım 1920 tarihinde Demirci Mehmet Efe Mustafa Kemal Paşa’ya yeni bir şifre çekerek, her zaman emrinize amadeyim, demiştir. Ekim 1920 ta- rihinde Konya ve ilçelerinde çıkan ve bastırılması için üzerine Demir- ci Mehmet Efe’nin gönderildiği Delibaş İsyanı Kasım 1920 tarihinde efe tarafından bastırılmıştır. Bu olay sonrası Demirci Mehmet Efe Isparta-Keçiborlu İlçesi’nin İğdecik Nahiyesi’nde karargâh kurmuştur. Demirci Mehmet Efe İğdecik’teki Karargâhından Mustafa Kemal Paşa’ya bir şifre daha çekerek; Kuva-yı Milliye birliklerinin lağv edildiğini duyduğunu, bu durum- da kendisinin düşman karşısından çekilmesinin utanç verici olduğunu ve vatan ve millet düşmanlarıy- la kanının son damlasına kadar uğraşacağına namusu üzerine söz verdiğini, belirtmiştir. Mustafa Kemal Paşa bu şifreye karşılık; Ar- kadaşlar sizin vatan hizmetinizden her zaman istifade edecektir. Bu konuda müsterih olun, demiştir. Bu olaydan kısa bir süre sonra Demirci Mehmet Efe Albay Refet Bey’den artık düzensiz orduya ihtiyaç kalmadığı konusunda bir telgraf almıştır. Bunun üzerine efe İğdecik Nahiyesi’nde bulunan birliklerini dağıtmıştır. Sonra da Albay Refet Bey’e rahat duracağı garantisini vermesi ile Nazilli’de kendi kö- yünde oturmasına izin verilmiştir. Böylece Demirci Mehmet Efe her ne kadar Kuva-yı Milliye’nin lağv edilmesi konusunda endişelerini dile getirmişse de hiçbir zaman Çerkez Ethem gibi TBMM karşı isyana kalkışmamıştır (Köstük- lü,1999: 224-225, Doğan, 2011:197) Kaynaklar: Adıvar, Halide Edip, Türk’ün Ateşle İmtihanı, İstanbul,1971 Akça, Bayram; Sosyal-Siyasal ve Ekonomik Yönüyle Muğla, (1923-1960), Ankara,2002 Akşin, Sina; İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele, İstanbul,1976 Albayrak, Mustafa, Milli Mücadele Dönemi’nde Batı Anadolu Kongreleri, Ankara,1998 Atatürk, Mustafa Kemal, Nutuk, Ankara,2009 Bayram, İlker; Milli Mücadele’de Aydın’da Efelerin Rolü, Karatekin Edebiyat Fakültesi Dergisi, Çankırı,2020 Cebesoy, Ali Fuat; Milli Mücadele Hatıraları, İstanbul,1953 Gökbel, Asaf; Milli Mücadelede Aydın, Aydın,1964 Köstüklü, Nuri; Milli Mücadele’de Denizli, Isparta ve Burdur Sancakları, Ankara,1999 Öztoprak, İzzet; Kurtuluş Savaşı’nda Türk Basını, Ankara,1981 Sarıhan, Zeki; Kurtuluş savaşı Günlüğü.C.III,Ankara,1984 Şapolyo, Enver Behnan; Kuvay-ı Milliye Tarihi, Ankara,1957 Batı Cephesi’nde Kuva-yı Milli- ye’nin lağv edilerek yerine dü- zenli orduya geçilmesiyle TBMM bölgede hem otoritesini sağlamış oldu hem de düzenli Yunan kuv- vetlerine karşı düzenli Türk ordusu ile mücadele dönemi başlamıştır (Bayram,2020:22) SONUÇ: Mondros Mütarekesi ile Osmanlı ordusunun dağıtılması üzerine Batı Anadolu’da ordunun görevini halk kendisi üstlenmiştir. Bölgedeki Demirci Mehmet Efe, Yörük Ali Efe, Kıllıoğlu Hüseyin Efe, Mestan Efe gibi kişiler de bu mücadelenin önemli bir parçası olmuştur. Aydın ve havalisinde Kuva-yı Milliye fikrini ilk ortaya atan Albay Şefik Bey olmuştur. Bölgedeki Efeler de bu teşkilatın omurgasını oluşturmuştur. Düzenli ordunun kuruluşuna kadar Aydın, Denizli, İzmir, Muğla gibi yerlerde Kuva-yı Milliye ve dolayısıyla Efeler önemli yararlılıklar göstermiştir. Ancak düzenli Yunan birlikleri karşısında istenen sonucun alınamaması ve Efelerin zaman zaman kanun dışı eylemlerde bulunması ve çetecilik yapması nedeniyle TBMM düzenli orduya geçmek zorunda kalmıştır. 17
RkJQdWJsaXNoZXIy MTIzMzUy