Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı | Sayı : 69 (Mart 2025)
19 CAFERSADIKABALIOĞLUEĞİTİMVEKÜLTÜRVAKFI kaşkollarımızla maçtayız. Bilindi- ği gibi o gün Fransız devi LYON’u Mustafa Özkan’ın attığı golle 1-0 yenmiştik. Bizi sahadan çıkamı- yoruz, seviniyoruz, onlar inanamı- yor galip geldiğimize. Maç bitmiş ama seyirci sahayı terk etmiyor. Sonrasında elimizde Türk bay- raklarıyla Vali Bey’in eşi Meral Hanım önde olmak üzere yöne- ticiler, Fransa’ya o maç için gelen Avrupa’daki gurbetçi vatandaşla- rımız ile stadı Gençlik Marşı’mızı söyleyerek turladık. Maçtan son- ra konvoy şeklinde, kornalar çala- rak, Türk bayraklarını sallayarak bizim otelin önüne kadar gelindi, otelin önünde sevinç gösterileri fa- lan yapıldı. Çok güzel günlerimiz oldu unutmak mümkün değil tabi, başarılı olduğumuz için se- vinçliyiz. Dönüşte havaalanında müthiş bir karşılama ve havaala- nına asılı bir pankart yazdırmıştık AB içinde Fransızlar çok etkindi, sonuçta bize gün vermeyip erte- lemişlerdi ona ithafen pankartta şöyle yazılı idi: TARİH VERME- DİNİZ, TARİH YAZDIK. Havaa- lanından Denizli’ye zor geldik. Kutlamalar valilik önünden baş- ladı Atatürk stadı önü bayramye- ri gibi idi kutlamalar geç saatlere kadar sürmüştü. Sonrası daha da önemliydi Turu daha geçme- miştik. Biz de onları yöneticilerini ilimize davet ettik ve biz de aynı şekilde ağırladık. Çardak Hava- alanı’nda AB Bayrağı, Türk bay- rağı, Olympique Lyon Bayrağı ile karşıladık. Sonuçta Denizli’de rövanşı vermeyip 4 Tura çıktık. Bu hem bizim için hem de ülke fut- bolu için olağanüstü bir durum- du. Burada emeği geçen herke- sin bu başarıda payı vardı şehir bütünleşmişti. Hocalarımız başta Rıza Çalımbay Bülent Albayrak ve o dönem futbolcusu malze- mecisi yöneticisi basını tataftarı tek yürek olmuştu. Geçmişle ala- kalı birkaç şey söylemek gerekir- se; Denizlispor Türkiye’de en çok seyircisi olan takımlar içeresinde sıralamaya giren bir yere sahipti. Bizim stadın şu an kapasitesi 18- 19 bin, yani ortalama 10 bin gibi seyirciye oynuyordu zamanında. Antrenmanlarına bile üç beş bin kişi gelirdi. 2 kez 1. ligdendüşsek de hemen akabinde yeniden şam- piyon olarak 1. lige yükselmiştik. Biz bir futbol kulübüydük ama biz camia olmalıydık. Önceleri alt yapımız zayıftı, bir çok sporcu yetiştirme şansımız oldu. Hatta Türk sporuna sunduğumuz bir çok başarılı teknik direktörler ye- tiştirdik. Futbolda başarılı olmak önemli, takım başarılıysa seyirci gelir. Başarı için birlik beraberlik çok önemli. Günümüzde işte gör- düğümüz durum, bir bakmışsınız köklü kulüpler amatör lige kadar düşüyor. O dönemler eksiklerimiz nedir, nasıl camia olunur, nasıl kurum- sallaşılır, bunun alt yapısını nasıl dolduralım? Bunu sorguladık. Bu- gün kullandığımız Şemikler’deki spor kompleksinin yerini kulübe kazandırdık. Atatürk stadı kira- landı UEFA standartlarına getiril- di. İyi futbolcular kazandırıldı iyi bir jenerasyon oluştu, kolej takımı gibi bir bir takım yaratıldı. Spor ne olabilir? Dostça yarış, eği- timdir yani Denizli de o dönemde ülke de gelişiyor. Denizli’de sana- yide, sosyal hayatta da gelişme- ler oldu. Genç bir nüfus vardı, bu gençlerin enerjisini nasıl boşalt- mamız gerekiyordu. Tel örgüleri kaldırmamızın altında gençlere örnek olmak vardı. Gençleri kötü alışkanlıklardan kurtarmak vardı. Okullara gidip söyleşiler yapılır- dı, öğrencilere özel tribün verilir- di. Kulübün mülkiyetinde Deniz- lispor Kolejimiz vardı. İlimizin ilk özel kolejinin sahibiydik. Okulun yemekhanesi, yatakhanesi her şeyi vardı. O dönem Türkiye’nin gündemine nasıl girelim? Vakıf olalım istiyoruz, vakıf senedi ha- zırlandı. Ama bir şeyler yapıldığı- nı kamuya göstermek gerekiyor ki kamuya yararlı vakıf statüsü al- mak kolay değildi, bunu gerçek- leştiremedik. Biz bir futbol kulü- büyüz ama biz alt yapıda hemen hemen her branşta yarışıyoruz. Hatta bayan futbol takımımız da dâhil birçok amatör branşlarımız vardı. Alt yapıya önem veriyoruz, şehre önem veriyoruz, ilin dina- mikleriyle beraberiz mesajlarını veriyoruz. İlde ilçelerde yetenekli ama maddi imanı olmayan spor- la alakalı çocuklar varsa onları biz üniversiteye kadar yetiştirelim istedik. Bu şekilde birçok sporcu- muz oldu. Bunlar camia olabil- mek büyük kulüp olabilmek için atılmış adımlardı. Spor ne olabilir? Dostça yarış, eğitimdir yani Denizli de o dö- nemde ülke de gelişiyor. Deniz- li’de sanayide, sosyal hayatta da gelişmeler oldu. Genç bir nü- fus vardı, bu gençlerin enerjisini nasıl boşaltmamız gerekiyordu. Tel örgüleri kaldırmamızın altın- da gençlere örnek olmak vardı. Gençleri kötü alışkanlıklardan kurtarmak vardı. Okullara gidip söyleşiler yapılırdı, öğrencilere özel tribün verilirdi.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTIzMzUy