Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı | Sayı : 65 (Ocak 2023)

34 genelde toplumsal baskı özelde aile baskısı oluyor. Dershanede isen ka - zanmalısın baskısı bu. Ki bir süre sonra kendin de benimsiyorsun: “Ailem bu kadar ücreti karşıladı ve ben kazanmak zorundayım”. Evet seninle olmanın maddi zorlukları var. Özellikle ebeveynlerimiz üze - rinde. Önce bizi indirim kazandı - ran sınavların, taksitli ödemelerin ve senetlerin ile etkiliyorsun sonra ödemeler geldikçe gerçek ortaya çıkıyor: Maddi açıdan zorlayıcısın ve psikolojimizi çok etkiliyor. Sık sık aklına “Gitmeden, çok çalışıp başarılı olsam ve bunları ödemesey - dim.” düşünceleri geliyor. Senin - le bu kadar deneyim yalamış biri olarak hâlâ aynı düşüncedeyim: Tanışılmamalı seninle. Hakkını ye - meyeyim dershane arkadaşlıkları kurmamızı sağlayarak sen birçok kişi ile tanıştırıyorsun ama yine de tanışılmamalı seninle. Özür dilerim bu konuda biraz netim. Çünkü se - nin sisteminin biraz acımasız işle - diğini düşünüyorum. Evet, biraz sorumluluğu bireye yüklüyorum ve evde çalışıp başarılı olunması gerektiğini savunuyorum. Sana ilişkin sözlerimi son olarak şu şekilde bitirmek istiyorum: Be - nim için, sana zorunlu olan bizler için değişebilir misin? İyi yönlerini saydım. Kötü yönlerini törpüleye - bilir misin? Eğitimde fırsat eşitli - ğine dikkat edebilir misin mesela? Sadece sınavla özdeşleşmek yerine kendine yeni özellikler ekleyebilir misin? Okulumuza destek olabilir misin? Senle kaygı yaşamaktansa seninle heyecan yaşamamıza izin verir misin? Verirsin, ben umutlu - yum ve bunun için şimdiden teşek - kür ediyorum. SULTAN AVCI PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SOS- YAL BİLGİLER ÖĞRETMENLİĞİ 3. SINIF ÖĞRENCİSİ / ÖĞRETMEN ADAYI Eğitim sistemimizde yaklaşık elli yıllık bir yeri olan dershaneler, son dönemde gündemde yerini sağlamlaştırmıştır. Kayıt sayılarına baktığımızda ne kadar revaçta ol - duğunu görmemek olanaksızdır. Bu yüksek revaç, her gün art - maktadır çünkü sürü psikolojisi de - diğimiz durumun gücü, gerçekten yadsınamayacak kadar büyüktür. “Komşunun çocuğu bizimkinden çok çalışıyor”dan, komşunun ço - cuğu dershaneye gidiyorsa bizimki de gitmeli dönemine geçtik artık. Başarıya açılan bir kapı bulduk, anahtarını satılığa koyduk. Bir süre azınlıktaki anahtarlılar kapıdan ge - çerken, bir süre sonra anahtarlılar çoğunluk oldu. Kapı, kendine ikinci bir kilit oluşturdu. Yaniii Önceden bize artı bir değer sağ - layan, bir adım öne geçiren dersha - neler şimdilerde bizi artık herkesle eşit konuma getirir oldu. An, an diye tutturan insanlık sona göre yapmakta değerlendir - mesini. Eğitimde de bu şekildedir. Sondaki başarın, belirler nereye gideceğini, kim olacağını, nasıl ya - şayacağını. Bu yüzden diyorum dershane, bir anahtardı. Örgün eği - timin, sadece bilgiyi içerik olarak al - mayan sisteminden çıkacak başarı - ya meydan okuyarak, bilgiyi içerik alıp zaman kaybı oluşturacak her şeyi sınır dışı eden bir sistem oluş - turmuştur dershaneler. Tamamen iyi diyebilir miyiz o zaman sonuca somut, güzel vaatler sunan bu dershanelere? Baktığımızda bol denemeleriyle, kısa vakitte çok ve kestirme bilgiler sunmasıyla, az sınıf mevcuduyla ilgiyi her öğrenciye bol bol verme - siyle ve öğrencilerin en büyük ders - hane sebebi olan “Ben kendi disipli - nimi sağlayamıyorum!” boşluğunu doldurmasıyla gerçekten oldukça güzel görünmekte. Ancak psikolojidir her durumun asıl belirleyici ölçeği. Bu saydığımız iyi özelliklerin yanında “Ailem bu - raya ek bir para veriyor ve benden ek bir başarı bekliyor. Ya yapamaz - sam? Yapamazsam onları hayal kı - rıklığına uğratırım. Arkadaşlarımla aynı okula ve aynı dershaneye gi - diyorum. Ya onlardan daha düşük bir sonuçla karşılaşırsam? Bütün olanaklarımız aynıyken benim dü - şük almam benim zekamın yetersiz olduğunu mu gösterir? Bir ton da vakit harcıyorum buraya başarısız olma durumunda boşuna ömrüm - den yemiş olacağım.” Gibi gibi dü - şünceler bir kurt gibi kemirir başa - rıya dair yapılan eylemleri. İşte bu sebeplerden birçok şeye tamamen iyi ya da kötü diyeme - diğimiz gibi dershanelere de diye - meyiz. Burada, herkes gidiyor diye gitmek yerine kendi benliğimizi dinleyerek karar vermeliyiz. Ger - çekten bize yararlı mı? Gerçekten bizi ileriye götürecek mi? Başarının kapısını bu anahtarla mı açmak is - tiyorum? Yoksa benliğimde saklı yeni bir anahtar var mıdır? İREM CERAY ÖĞRENCİ Ders çalışma yöntemim yanlış olduğu için sınavlarda başarılı ola - madığımı fark ettim ve Yorum kurs sayesinde bu hatamı düzelttim ve derslerim daha verimli oldu. Mes - lek lisesi mezunu olduğum için bazı derslerde eksiğim çok fazlaydı. Kursta bu eksikliğimi kapattım. Bu sayede sınava daha iyi hazırlandığı - mı düşünüyorum. ÇAĞLA TÜREMEN ÖĞRENCİ Yorum kurs sayesinde daha planlı çalışmayı öğrendim. Birebir rehberli - ği gerçekten çok yararlı oldu. Öğret - menlerin ilgisi ve gösterdiğim ka - rarlılık sayesinde kendimle rekabet etmeyi öğrendim ve şu anda hedefi - me ulaşmak üzereyim. Herkes gidiyor diye dershaneye gitmek yerine kendi benliğimizi dinleyerek karar vermeliyiz. Gerçekten bize yararlı mı? Gerçekten bizi ileriye götürecek mi?