Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı | Sayı : 68 (Kasım 2024)
31 CAFERSADIKABALIOĞLUEĞİTİMVEKÜLTÜRVAKFI göz merhemi verdik diyor. Antik dönemde Laodikeia’nın Herophi- leion tıp okulu ve antik coğrafyacı Strabon’un da sözünü ettiği Alek- sandros Philalethes isimli başhe- kiminden söz eder. Özellikle Lao- dikeia’lı doktorlar çok özel bir göz merhemi geliştirmişlerdir. Bun- dan daha sonraHıristiyanlık inan- cında ayette söz edilmiştir. Yani o coğrafyadaki doktorlardan, o ka- dar çok doktorlar var ki. Bölgenin termal sularıyla şifa dağıtıldığı bi- liniyor. Pagan inancında baş tanrı Zeus’a öbür dünya tanrısı Hades şikayet etmiş demiş ki “Senin bu adam -Sağlık Tanrı’sı Asklepios- herkesi iyileştiriyor. Öbür dünya boş kaldı.” Bunun üzerine kızan Zeus, insanlar ölsün diye Askle- pios’u öldürmüş. Hikayeyle an- latırsanız bu olayları akılda kalır. Mesela işte şimdi Denizli horuzu kabartması bulduk, hikayesini günümüz Denizli’siyle binlerce yıl öncesinden birleştirip rehber o horozu anlattığında turist me- rak ederek bir de horoz çiftliğinde renkli horozları öterken görmesi lazım. Zaman harcayacak bu- nun için, zaman harcayacak ve kalacak. Yani, turizmde hikayeyi beraber yürütmeniz gerekiyor. Denizli’nin tanıtım kitabında bun- lar yok. Prof.Dr. Halil Kumsar var, Doç.Dr. Ali Gökgöz var benim heyet lis- temde var. Yeni bir rapor hazırla- dık dedi Halil Hoca, ben bu kadar vahimolduğunu bilmiyordum. Su yarının altına düşmüş. Eğer bu aşağıdaki sondajlar durdurulmaz ise gelecek 10 yılda hiç su olmaya- cak dedi. Yeni ölçmüşler çok aşırı düşmüş. Bunlar için acil önlemler alınmalı değilse Pamukkale ter- mal suyunu kaybetmemiz işten bile değil. Hafızamızı tazeleyelim. Düne ka- dar, Karahayıt’ta kırmızı su yerin- den kendiliğinden çıkıyordu. 95 yılında sondajlardan dolayı su kesildi. Yukarıdan boruyla bir su getirildi. Sonra 95 yılında zama- nın Karahayıt belediye başkanı su çıksın diye dozerle, kırmızı tra- vertenin üzerinden tahrip ederek kesti aldı. Halil Kumsar hoca “aynı olay, Pamukkale suyu için de ola- bilir dedi. Çok düştü su. Aşağıda çok sondaj var. Biz bunula ilgili Bakanlığa bir rapor gönderdik.” dedi. Mesela kaç kişi Aşağı Dağdere’de Honaz Dağı’nın altının deprem- den yarıldığını, yarıktan yedi renk su çıktığını biliyor. Belki hiç kimse görmedi. Geçen gün sosyal med- yada paylaştım ben bunu. Bu su da fi tarihinde, onun hemen altın- da bir tane traverten ocağı var. Biz orada sit yapacağımız yeri yaptık. Sit dışına müdahale edemiyoruz maalesef. Ben orada DSİ uzman- larına zamanında dedim, çünkü bu alanda Çürüksu üç tane sol sahil sulama pompajları var ora- da. Bu su dedimburaya izin verilir burada traverten ocağı açılırsa bu su buraya kayar ve kesilir dedim. Çünkü traverten sünger gibi de- dim ben. İzin verildi. Biz sit dışına müdahale edemedik. Şu anda geçen gün gittiğimde yine orda bir sit genişletmesiyle ilgili kurum uzmanlarıyla birlikte dolaşmıştık. Üç tane pompaj hepsi sıfır, hiç su yok, su aşağıda gölleniyor. Bizim çocukluğumuzda bir okuma par- çası vardı, Nasreddin hoca bastığı dalı kesiyordu. Kaçak sondajlar si- tin dışında hepsi. Biz sit dışı müda- hale edemiyoruz. Kapatılmazsa su kesilecek. Bunun için münec- cim olmaya gerek yok, kişi/kişiler değil memleket menfaati her za- man ön planda olmalı. Mesela şuanda biz Türkiye Cum- huriyeti’nde yaşıyoruz. Göbekli- tepe’den yani 12 bin yıldan tutun, Taştepeler’den tutun, bugünkü Cumhuriyet dönemi, erken Cum- huriyet dönemindeki tüm eserler veya günümüzdeki tüm eserler bizim. Bunun başka bir açıklama- sı olamaz. Aslında, bu bilinci yay- mak gerekiyor. Yani şimdi mesela şunu zaten söyledik, herkes Yu- nan eseri diyor, biz dilimiz dön- düğü kadar bunların Yunan eseri olmadığını, Anadolu kültürlerinin kalıntıları olduğunu anlattık. Yani hakikaten bunun sahibi biziz. Bu- nun sahibi bizsek bunun üzerine ancak yorumbizden olur. Mesela kaç kişi Aşağı Dağ- dere’de Honaz Dağı’nın al- tının depremden yarıldığını, yarıktan yedi renk su çıktı- ğını biliyor. Belki hiç kimse görmedi. Geçen gün sosyal medyada paylaştım ben bunu. Bu su da fi tarihinde, onun hemen altında bir tane traverten ocağı var. Biz orada sit yapacağımız yeri yaptık.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTIzMzUy