Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı | Sayı : 68 (Kasım 2024)

5 CAFERSADIKABALIOĞLUEĞİTİMVEKÜLTÜRVAKFI nemlerinden günümüze kadar ulaşan Akhan Kervansarayı, Çar- dak Han, Servergazi Türbesi, Ta- rihi Evler ve Konaklar gibi zengin kültürel miras dikkat çekmekte- dir. Bu kültürel zenginlikler şehrin tarih boyunca önemli bir yerleşim merkezi olduğunu ve bu dönem- lerdeki mimari, ticaret ve sosyal hayatın izlerini göstermektedir. 1988 yılında UNESCO Dünya Kül- tür Mirası listesinde yer alan Pa- mukkale’miz sadece görüntüsü ile değil, antik kent Hierapolis’in varlığıyla, şifalı termal suyuyla sağlık turizmi bakımından da çok önemlidir. 2013 yılında UNESCO Geçici Dünya Kültür Mirası liste- sine alınan Laodikya, artık ortaya çıkartılan kültür değerleriyle bir- likte Kalıcı Dünya Kültür Mirası Listesine alınmayı hak etmiştir. Antik şehirler açısından dünya- nın en zengin şehirlerinden birisi olan Denizli ve çevresinde birçok antik kent ile yüzlerce arkeolojik ve doğal sitin varlığı bilinmekte- dir. Kimileri Laodikya ve Hiera- polis gibi, yüzyıllardır yeraltında kalan zenginliğinin belli bir sevi- yesi yapılan kazı çalışmalarıyla gün ışığına çıkartılmış, yüzyıllar öncesinin sosyal ve yaşam alan- ları aydınlığa kavuşmuş, görünür hale getirilmiştir. Laodikya’nın, Ülkemizin çok değerli bilim in- sanlarından biri olan arkeoloji uzmanı sayın Prof. Dr. Celal Şim- şek hocamızın liderliğinde devam eden çalışmalarıyla perdeleri aralanmakta ve tüm gizemi gün yüzüne çıkarılmaktadır. Buralar zengin ve gelişmiş Anadolu uy- garlıklarının binlerce yıl önce ya- şadıkları ve bize kalıntılarını kültür mirası olarak bıraktıkları kadim coğrafyadır. Bu yönüyle Anado- lu uygarlıkları, gelişmiş günümüz batı dünyasının binlerce yıl önce ulaştıkları uygarlık seviyesiyle kı- yaslanabilir. Bu kadar çok antik şehir aslında muhteşem bir zen- ginlik demektir. Peki, yeteri kadar istifade edebiliyor muyuz? Ma- alesef hayır. Sahip olduğumuz kültür varlıkları potansiyeli önü- müzdeki dönemde çok önemli tu- rizm fırsatlarımızı göstermektedir. Bunun için şimdiden 5 ve 10 yıllık eylem planları yapmalıyız. İncil’de adı geçen 7 kiliseden biri Laodikya’dadır. Ve Laodikya Hris- tiyanlık Dünyası’nın önemli bir “Kutsal Hac Merkezi” dir. Yapılan kazılardan bulunan ta- rihi belgeler, eserler gösteriyor ki; Denizli antik dönemde de meş- hur bir tekstil şehriymiş. Görünen o ki o zamanların Denizli tekstili de, Krallarını, Kraliçelerini giydir- miş saraylarını süslemiş. O gün- lerde başlayan binlerce yıllık tec- rübe ile bu günlerde dünyanın en önemli giyim markalarının üre- timmerkezi konumundadır. Bazı turistlerin özellikle Laodik- ya’yı gezdikten sonra “Tarihten ya da İncil’den bildiğimiz bu kök- lü geçmişi olan yerlerin hepsini Denizli’de bir arada gördük. Bü- tün bu güzelliklerin ve zenginliğin hepsinin Denizli’de olduğunun bilmiyorduk. Şaşırdık, memnun olduk.” dediklerini duyuyoruz. Gerçekte sahip olduğumuz bu de- ğerlerimizi daha iyi tanıtabilmeli- yiz ve her şeyden öncesi kendimiz tanıyabilmeliyiz. Son yıllarda şehrimizin kültür- sa- nat yaşamına katkı sunan Pa- mukkale Filarmoni Derneği’nin Hierapolis Antik Tiyatrosu’nda düzenlediği muhteşem konser- ler, turistlerimize sunabileceğimiz sanatsal etkinlikler de harika bir fırsattır, şanstır. HemHierapolis ve hem de Laodikya’da olan antik tiyatrolar dünyada örnekleri çok fazla olmayan güzelliklerdir. Son yıllarda şehrimizin kül- tür- sanat yaşamına katkı sunan Pamukkale Filarmoni Derneği’nin Hierapolis Antik Tiyatrosu’nda düzenlediği muhteşem konserler, turist- lerimize sunabileceğimiz sanatsal etkinlikler de harika bir fırsattır, şanstır.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTIzMzUy