

50
Şimşek 2007, 467-468, Res. 11-12; Şimşek 2010, 120-123, Res. 14; Şimşek vd 2011, 27-31, Fig. 1-17, Grafik 5.
izleri belirgin olan taban döşemele-
ri yatak izleri baz alınarak, mevcut
dokuya uygun travertenden kesilip
ebatlanmaya başlanmıştır. Bu işle-
min ardından taraklanması yapılan
taşlar yatak izlerine uygun olarak
yerlerine orijinal taban döşemele-
rinden düşük seviyede olacak şekil-
de, özgün harçtan alınan örneklere
göre hazırlanan kireç bağlayıcı ona-
rım harcı kullanılarak sabitlenmiş-
tir. Ayrıca tasnif alanından bulunan
ve avlu tabanına ait olan kırık ve ek-
sik döşeme taşları pantograf ile ta-
mamlanarak alanda kullanılmıştır.
Diğer taraftan avluda biriken suyu
tahliye etmek amacı ile peristylin
doğusunda bulunan ve batı-doğu
doğrultulu olarak iç narteks kıs-
mından sonra Tapınak Doğu So-
kağa (TDS) bağlanan özgün atık
su kanalı açılarak yağmur sularının
taban içerisinde birikmeden dışa
tahliye edilmesi sağlanmıştır. Bu
amaçla iç narteks kısmındaki zemin
harcı 45 cm genişliğinde peristyl-
den Tapınak Doğu Sokağı'na kadar
(12 m) kaldırılmış ve orijinal kanala
ulaşıldıktan sonra kanal içerisinde
gerekli onarımlar yapılmıştır. Pe-
ristylli Ev’in doğu duvarının dışın-
da ise iç kısımdan gelen kanal takip
edilerek sokak kanalına ulaşılmış ve
bu alandaki 35 cm genişliğinde, 80
cm derinliğinde olan 5.90 m uzun-
luğundaki kanal temizlenerek kul-
lanılabilir hale getirilmiştir.
X) Kuzey Nekropolü Çalışmaları
(Resim 1, 38-43)
Kuzey Nekropolü’nde 1990 yılında
Goncalı Köyü (mahalle) yolunun
genişletilmesi sırasında tahrip edi-
len ve yol kesitinde askıda kalan
mezarların bir kısmının kurtarıl-
ması amacıyla 2005 yılında kazı
çalışmaları gerçekleştirilmiştir
50
.
Çalışmalar sırasında, köy yolunun
güney kesitinde açıkta görülen du-
varın tonozlu mezar olabileceği dü-
şüncesiyle kazısına başlanmış ancak
yapılan çalışma sonrası kuzeydoğu
cephesi açığa çıkartılan duvarın bir
istinat duvarı olabileceği düşünü-
lerek bu kısımdaki çalışmalara son
verilmiştir. Söz konusu mezarın
tümüyle açığa çıkartılması ve kulla-
nım safhalarını belirlemek için 2017
yılında alanda tekrar çalışma yapıl-
mıştır. Tonozlu mezarın bulunduğu
yamaç alanda üç kademeli teraslar
halinde bir kazı çalışması yürütül-
müştür. Gerçekleştirilen arkeolojik
çalışmalar sonrasında, Kuzey Nekro-
polü’nde ortaya çıkartılan iki örgü
tekne mezar ile Geç Antik Çağ’da
oda içi doldurularak bir platform
oluşturulup atölyeye dönüştürülen
tonozlu mezarın tarihlendirilmesi-
ne ilişkin yeni verilere ulaşılmıştır.
Daha önce yapılan kaçak kazılar
sonucu, mezar mimarisinin yanı
sıra mezar buluntularının da büyük
oranda tahrip edildiği saptanmış-
tır. Ancak, L.17.KN.M2 örgü tek-
ne mezarında tespit edilen ve MÖ
1. yy'ın sonu–MS 1. yy'ın başlarına
ait bir kâse buluntusu, mezarların
tarihlendirilmesindeki en önemli
kriterdir. Tonozlu mezar ile örgü
tekne mezarların buluntu durum-
ları dikkate alındığında öncelikle
tonozlu mezarın yapıldığı, sonraki
aşamada ise örgü tekne mezarların
tonozlu mezarın güneydoğu ke-
narına eklendiği anlaşılmaktadır.
L.17.KN.M3 tonozlu mezarının ilk
kullanım evresi, L.17.KN.M2 me-
zarındaki kâse buluntusu dikkate
alındığında, Augustus Dönemi’nin
erken safhasına (MÖ 1. yy'ın 4. çey-
reği) tarihlendirilmelidir. Tonozlu
mezarın üst teraslarında, ana ka-
yanın hemen üstünde tespit edilen
kabartmalı bir kâseye ait kalıp par-
çasıyla, Geç Hellenistik Dönem’e
tarihlendirilen seramik buluntular
da bu düşünceyi destekler nitelikte
verilerdir. Laodikeia Kuzey Nekro-
polü’nde geçmiş yıllarda da tespit
edilen bu tipteki kalıp parçaları,
Nekropol’ün bir bölümünün, Geç
Hellenistik Dönem’den itibaren
seramik mahallesi olarak kullanıl-
dığını göstermektedir. Ana kayanın
hemen üstünde tespit edilen bu ka-
bartmalı kâseye ait buluntu, alanın
tonozlu mezar yapılmadan önceki
kullanımına işaret etmektedir. Bu
durumda mezarın Geç Hellenistik
Dönem’den sonra yapılmış olma-
sı gerekmektedir. Tonozlu mezarla
ilişkili bir diğer konu ise tonozlu
mezarın kullanım evrelerinin sap-
tanarak, hangi dönemde atölyeye
dönüştürüldüğü sorusudur. Laodi-
keia’nın nekropol alanlarında, geç-
miş yıllarda gerçekleştirilen mezar
kazıları ile antik kentte meydana
gelen depremler dikkate alındığın-
da bu dönüşümün Geç Antik Çağ’ın
başında olduğu sonucu çıkarılabilir.
Laodikeia’da, Geç Antik Çağ’ın
başından itibaren meydana gelen
en önemli depremler; Diocletianus
Dönemi depremi (MS 284-305),
MS 5. yy’ın başında ve MS 494 yı-
lında yaşanan depremler ile kentin
terkediliş tarihi olarak da bilinen
Focas Dönemi (MS 602-610) dep-
remidir. Bu depremlerle birlikte
2017 yılında Kuzey Nekropolü’nde
gerçekleştirilmiş olan kazılar sonu-
cu, mezarın duvar örgüsündeki de-
ğişik üsluplar dikkate alındığında,
tonozlu mezarın uğramış olduğu
değişimler hakkında yorumlar ya-
pılabilmektedir. Mezarın, Geç An-
tik Çağ ile ilişkili en erken verileri
Diocletianus Dönemi sonrasına ta-
rihlendirilen seramik buluntulardır.
Alanda tespit edilen en geç tarihli
26