Background Image
Previous Page  14 / 44 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 14 / 44 Next Page
Page Background

Bugün Yenicekent olarak anılan belde 1970'lerin

başında Yenice ve Direbolu köylerinin birleşmesiyle

ortaya çıkmıştır. Direbolu Buldan ilçesine bağlı bir köy

iken köyün âfet bölgesi ilân edilmesi üzerine 1971

yılında 7,5 km güneyindeki Yenice köyünün yanına

taşındı ve iki köyün birleşmesiyle belediyelik haline

gelen beldeye Yenicekent adı verildi.

XVI. yüzyılda Kaş Yenice Lazıkıyye (Denizli) kazâsına

tabi bir nâhiyedir. Güneyinde İpsili (Sarayköy) n hiyesi,

doğusunda ise Honaz kazâsı bulunmaktadır. Büyük

Menderes Nehri tabii sınırı oluşturmaktadır. Fakat Büyük

Menderes'in doğusunda kalan Karaayıt köyü Kaş Yenice

n hiyesine bağlıdır. Batısında Sazak dağı ve uzantısı

yine tabii sınırı oluşturmaktadır. Kuzeyinde ise Aydos

n hiyesi vardır. Aydos n hiyesinin bir kısmı bugün Uşak

iline dahildir. 1571'de Aydos, Gököyük adıyla müstakil

kazâ olmuştur. Kaş Yenice n hiyesinin Büyük Menderes

kesimi bugünkü Buldan ilçesine doğru ovalık ve tarıma

elverişlidir. Diğer kesimler ise dağlık alanlardır. Aydos

n hiyesi de yüksek platodur. Her iki n hiyenin de yaylak

olması sebebiyle XVI. yüzyılda konar-göçer zümreler için

elverişli yerleşim alanıdır.

Bilindiği gibi, Anadolu'nun en geniş ovaları arasında

yer alan Sarayköy Ovasını sulayan Büyük Menderes,

Yenicekent yakınlarındaki, bugünkü sulama kanallarına

su sağlayan regülatörden itibaren kuzeye doğru dar bir

vadi içerisine girer. İşte bu vadinin batısında, ona

paralel olarak uzanan, oldukça dar bir vadi içerisinde

â

â

â

â

â

â

â

eski Direbolu köyü bulunmaktadır.

Köyün bulunduğu vadi Güney ilçesi yakınlarına

kadar uzanmakta olup, içerisinden küçük bir çay

akmaktadır. Köy bu vadinin en dar yerlerinden birinde,

birbirine paralel bakan bir sıra dik kaya blokları

arasında kurulmuştur. Doğusu ve batısı tamamen

dağlıktır. Etraftaki dağlık alanlarda çam, çalı, ardıç,

zeytin vs. en çok rastlanan bitkilerdir. Özellikle

Menderes Vadisine bakan yamaçlarda zeytin

ağaçlarına çok sık rastlanır.

Köyün bulunduğu yerdeki kayalardaki insan eliyle

oyulmuş mağaralar, Direbolu'nun ilk çağlardan itibaren

yerleşim alanı olarak kullanıldığını göstermektedir.

Köyün bulunduğu yer bugün için son derece nâmüsait

bir mevki teşkil etmesine mukabil ilk ve ortaçağlar

yerleşmeciliğinin temel özelliği olan savunma ihtiyacını,

karşılayacak niteliktedir. Bugün Anadolu'daki birçok

köyün dar vadilerde, derbendlerde, geçit yerlerinde ve

dağ başlarında olmasının temel sebebi de, bu yerlerin

ilk ve ortaçağlarda kurulmuş olmasıdır. Bu tür köyler

yollardan uzak, istila ordularının geçemeyeceği gözden

ırak yerlerde kurulmuşlardır.

Direbolu ismi, bugünkü Yenicekent yakınlarında

Büyük Menderes'e birkaç km uzaklıkta yer alan ve

hârabe olan Tripolis şehrinden gelmektedir, Anadolu'da

Gelibolu, Tirebolu, İnebolu örneklerinde olduğu gibi

Tripolis adı da Türkçe'de Direbolu şeklini almıştır.

Zamanla halk arasında “e” ve sondaki “u” harfleri de

12

Fot. Metin Vural