Bugün Yenicekent olarak anılan belde 1970'lerin
başında Yenice ve Direbolu köylerinin birleşmesiyle
ortaya çıkmıştır. Direbolu Buldan ilçesine bağlı bir köy
iken köyün âfet bölgesi ilân edilmesi üzerine 1971
yılında 7,5 km güneyindeki Yenice köyünün yanına
taşındı ve iki köyün birleşmesiyle belediyelik haline
gelen beldeye Yenicekent adı verildi.
XVI. yüzyılda Kaş Yenice Lazıkıyye (Denizli) kazâsına
tabi bir nâhiyedir. Güneyinde İpsili (Sarayköy) n hiyesi,
doğusunda ise Honaz kazâsı bulunmaktadır. Büyük
Menderes Nehri tabii sınırı oluşturmaktadır. Fakat Büyük
Menderes'in doğusunda kalan Karaayıt köyü Kaş Yenice
n hiyesine bağlıdır. Batısında Sazak dağı ve uzantısı
yine tabii sınırı oluşturmaktadır. Kuzeyinde ise Aydos
n hiyesi vardır. Aydos n hiyesinin bir kısmı bugün Uşak
iline dahildir. 1571'de Aydos, Gököyük adıyla müstakil
kazâ olmuştur. Kaş Yenice n hiyesinin Büyük Menderes
kesimi bugünkü Buldan ilçesine doğru ovalık ve tarıma
elverişlidir. Diğer kesimler ise dağlık alanlardır. Aydos
n hiyesi de yüksek platodur. Her iki n hiyenin de yaylak
olması sebebiyle XVI. yüzyılda konar-göçer zümreler için
elverişli yerleşim alanıdır.
Bilindiği gibi, Anadolu'nun en geniş ovaları arasında
yer alan Sarayköy Ovasını sulayan Büyük Menderes,
Yenicekent yakınlarındaki, bugünkü sulama kanallarına
su sağlayan regülatörden itibaren kuzeye doğru dar bir
vadi içerisine girer. İşte bu vadinin batısında, ona
paralel olarak uzanan, oldukça dar bir vadi içerisinde
â
â
â
â
â
â
â
eski Direbolu köyü bulunmaktadır.
Köyün bulunduğu vadi Güney ilçesi yakınlarına
kadar uzanmakta olup, içerisinden küçük bir çay
akmaktadır. Köy bu vadinin en dar yerlerinden birinde,
birbirine paralel bakan bir sıra dik kaya blokları
arasında kurulmuştur. Doğusu ve batısı tamamen
dağlıktır. Etraftaki dağlık alanlarda çam, çalı, ardıç,
zeytin vs. en çok rastlanan bitkilerdir. Özellikle
Menderes Vadisine bakan yamaçlarda zeytin
ağaçlarına çok sık rastlanır.
Köyün bulunduğu yerdeki kayalardaki insan eliyle
oyulmuş mağaralar, Direbolu'nun ilk çağlardan itibaren
yerleşim alanı olarak kullanıldığını göstermektedir.
Köyün bulunduğu yer bugün için son derece nâmüsait
bir mevki teşkil etmesine mukabil ilk ve ortaçağlar
yerleşmeciliğinin temel özelliği olan savunma ihtiyacını,
karşılayacak niteliktedir. Bugün Anadolu'daki birçok
köyün dar vadilerde, derbendlerde, geçit yerlerinde ve
dağ başlarında olmasının temel sebebi de, bu yerlerin
ilk ve ortaçağlarda kurulmuş olmasıdır. Bu tür köyler
yollardan uzak, istila ordularının geçemeyeceği gözden
ırak yerlerde kurulmuşlardır.
Direbolu ismi, bugünkü Yenicekent yakınlarında
Büyük Menderes'e birkaç km uzaklıkta yer alan ve
hârabe olan Tripolis şehrinden gelmektedir, Anadolu'da
Gelibolu, Tirebolu, İnebolu örneklerinde olduğu gibi
Tripolis adı da Türkçe'de Direbolu şeklini almıştır.
Zamanla halk arasında “e” ve sondaki “u” harfleri de
12
Fot. Metin Vural