“istikbalimizi kazanmamız için sabırlı ve gayretli
olmamız, memleketin, milletin, Cumhuriyet Türkiyesi'nin
bizlerden büyük hizmetler beklediği” yolundaki bazı
önemli sözleri, telkin ve tavsiyeleri hâla kulağımdadır.
Bizler, “Bu güzel insanı karşımıza Allah çıkardı!” diye
düşünüyorduk.
Birlikte çalışırken; geçmişi öğrettiği, bugüne ve
geleceğe yön verdiği için tarih dersine; toplumsal
yapılanma çerçevesinde nasıl bir cemiyet içinde
olduğumuz, toplumda yaşadığımız gerçeğini
kavramaya hizmeti dolayısıyla Sosyoloji'ye; teknik
sahadaki gelişmelerin temelini oluşturması bakımından
Cebir, Fizik, Kimya'ya; insanı olgunlaştırıp geliştirdiği
için Edebiyat'a ve Sanat Tarihi'ne; düşüncenin kapısını
açarak insanları ve olayları daha geniş çizgide
değerlendirme imkânını verdiği için Felsefe'ye kendisiyle
birlikte bizlerin de yakın ilgi duyduğumuzu çok iyi
hatırlıyorum.
Bunun yanı sıra, ezberleme kabiliyeti, yeteneği hayli
yüksek ve buna bağlı olarak hafızası güçlü olduğu ve
ayrıca, zamanını hiç boşa geçirmeyerek cami
görevlerinin dışında son derece sistemli bir şekilde çok
çalıştığı için, bizler ders konularını akıl yürüterek
kavrayıncaya kadar, Naci Hoca'mız onları bir plak gibi
hafızasına kaydeder ve çevresindeki biz gençlere, sanki
yıllardan beri o konuları biliyormuşçasına aktarır, bir bir
anlatırdı.
Bu bakımdan, bizim zaman zaman korkulu
rüyalarımız olan Kimya ve Fizik formülleri ile Cebir
denklemleri, Geometri problemleri, Tarih kronolojisi,
savaşların sonunda imzalanan anlaşmaların,
gerçekleştirilen çeşitli kongre ve toplantıların hükümleri,
karar metinleri, maddeleri, Edebiyat'ta şiirlerin Aruz
kalıpları… gibi ders konuları, her şeyi hafızasına
neredeyse bir çırpıda kaydeden kendisi için, çok kolay
şeylerdi.
A.Ü.İ.F. Prof. Dr. Tayyip Okiç ile. 1967
Ankara Hasanoğlan İlköğretmen
Okulunda Öğretmenlik yaptığı yıllarda.
1969
6
Prof. Dr. Tayyip Okiç
Naci Hoca