Background Image
Previous Page  6 / 44 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 6 / 44 Next Page
Page Background

4

Fotoğraf sanatına merak sardıktan sonra, “kendine

ait ilk mükemmel denilebilecek Zeiss Contina marka

makineyi bir arkadaşına rica ederek Almanya'dan

getirttiğini, onunla Denizli ve Pamukkale başta olmak

üzere şehrimizin tarihî mekânlarına, ören yerlerine ait

hayli resim çektiğini, hatta muayenehanesinde kurduğu

karanlık odada bunların banyosunu ve fotoğraf

baskılarını da kendisinin yaptığını, ayrıca katıldığı bazı

fotoğraf yarışmalarında çeşitli dereceler aldığını”

zaman zaman anlatırdı.

Öte yandan, 1-2 Mayıs 2009 tarihlerinde, şehrimiz-

de Mimarlar Odası'nın düzenlediği, “Kent Merkezi

Ölçeğinde Denizli Geleceğini Arıyor” başlıklı, -birlikte

konuşmacı olarak katıldığımız- Sempozyum'da; Denizli

ve fotoğraf konusu etrafındaki görüşleri, bu yolda

gördüğü zorluklar karşısında yaşadığı sıkıntılar ve

gerçekleştirdiği çalışmalarla ilgili olarak, aynen şunları

söylemişti:

“Fotoğraf benim merakım.. Uzun yıllar Denizli Turizm

Derneği'nde Avukat, Aziz Behçet Çomakoğlu ağabey ile

beraber çalışmak ve Denizli'yi tanıtmak gayesiyle birçok

faaliyetlerde bulunduk, ama bu arada bir eksikliği

gördüm; Denizli'nin eski fotoğraflarına ait hiçbir şey yok.

Hadi benim çektiklerim neyse, var ortada, ama onu da

Turizm Bakanlığı'nın bir fotoğraf yarışmasında

edindiğim bilgiye göre söylüyorum, orada şöyle bir

ifade vardı: Görende gidip görme arzusu uyandıran

tipte fotoğraflar istiyorlardı yarışmada. Ben de bunu

kendime prensip edindim.

Daha ziyade çirkinlikleri değil, gidip görebilecekleri

güzellikleri gösteren fotoğraflar çekmeyi düşündüm.

Ama Denizli'nin geçmişiyle ilgili eski fotoğrafları

araştırdım. Bu arada, 1982 yılında eski Belediye

Başkanlarından Nail Küçüka'nın torunu Teoman

Küçüka benimmuayenelerime gelir giderdi arasıra…

Bir an dedi ki: 'Biz küçükken çok yaramazlık

yaptığımızda bir fotoğraf albümü vardı; eski binaların

fotoğrafları vardı. Alın şuna bakın, sesinizi kesin,

diyorlardı.' Ben, Teoman Küçüka'ya: 'Aman o

fotoğrafları bul.' dedim. Bir gün koltuğunda albümle

çıkageldi.

1935 senesinde, Ankara'nın imarı için Atatürk

tarafından davet edilen Profesör Jansen Denizli'ye

gelmiş, çektiği fotoğraflarla bir albüm yapmış

göndermiş. Ama o günden beri ondan kimsenin haberi

yok. O fotoğrafları bulduktan sonra, hemen onların bir

kopyasını aldık ve Kız Meslek Lisesi'nde bir sergi açtık.

Herkes merakla, 'şurası şuydu, burası buydu!' filan diye

içinde gördükleri kalabalıkları ve insanları saymaya

başladı, 'şu falan kimseydi' gibisinden de büyük ilgi

gösterdi.

Ondan sonra buna benzer fotoğrafların başka

kimselerde de olabileceğini hesap ederekten, tanıdığım

kimselerin hepsine söyledim. Eski albümlerinizi

karıştırın, içinde Denizli'nin eski durumlarını gösteren bir

şeyler varsa verin, tekrar iade ederiz, diye söylediğim

halde, bugün bile hâlâ ulaşamadığım birçok eski

fotoğraf var tahmin ediyorum. Ama bulabildiklerimi

önce bir sergileme şeklinde kullandım, sonra bir kitap

haline getirdim, hiç olmazsa biraz daha kalıcı olsun

diye..”

Denizli'ye, matbaacılık alanında ilk ofset baskı

makinesini de, 1971 yılında kardeşleri ile birlikte

kendisinin getirttiğini öğrendiğim merhum Coşkun

Önen, geçen zaman içinde Denizli fotoğraflarıyla

özdeşleşen ve aranan bir isim oldu.

En büyük isteği ise, çektiği resimlerden oluşan bir

albüm hazırlamak ve bunu yayımlamaktı. Bu emelini de

2006 yılında, büyük bir mutlulukla gerçekleştirdi.

Böylece, “Fotoğraflarla Denizli “adı altında toplam 216

sayfalık son derece değerli, ciddi emek ürünü, tam

anlamıyla mükemmel denilebilecek, tarihi nitelikteki

belgesel eseri ortaya çıktı.

Kişilik yapısı ve dergimizdeki ortak çalışmalarımız:

O, ruhunu, hekimlik mesleği ile bütünleşen bir çizgide

sanatın incelikleri ile yoğuran, daha doğrusu büyük bir

ustalıkla yoğurmasını bilen bir kişilik sergilemiştir.

Böylece, her zaman ve her yerde vakur, ağırbaşlı, olgun

tavırlarıyla dikkatleri üzerinde toplamış, söz ve

davranışlarıyla da kimseyi kırmadığı gibi, büyük küçük

herkesin gönlünü kazanmayı bilmiştir.

Güler yüzü, tatlı dili, sakin ve hoş sohbetleri ile bu

yolda bir “rol-model”, yani örnek kişilik oluşturan

Coşkun Önen ağabeyimiz, Denizli'nin çeşitli yerlerinde

gerçekleşen hemen her resim, heykel, el sanatları

sergilerine ve çeşitli sanat etkinliklerine katılmış,

sanatçıları ayrı ayrı tebrik ve özellikle de gençleri teşvik

etmiş, kendilerini desteklemiştir.

Bu ayrıcalıkla durumu dolayısıyla o, Denizli fotoğraf-

ları ve fotoğrafçılık sanatı konusunda “duayen isim” idi.

Aramızdan ayrılması ile artık, bu sanatın boynu bükük

kalmıştır.

Son altı yıldır, elinizde tuttuğunuz, “Geçmişten

günümüze: Denizli” adını taşıyan bu derginin yazı

kurulunda ve daha önce de bu kurulun nüvesini

oluşturan kırk kişilik Denizli Kültür, Sanat Platformu'nda

birlikte çalıştığımız, değerli görüşlerinden çok istifade

ettiğimiz, bugüne kadar dergimizde çıkan bütün

fotoğraf ve resimleri tek tek gözden geçirerek yayıma

hazır hale getiren, Denizli'nin geçmişi, otantik değerleri,