Background Image
Previous Page  29 / 44 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 29 / 44 Next Page
Page Background

Birkaç yıl önce gece yarısı TRT'de gördüğüm bir program ilgimi çekti. Siyah saçlı, gözlüklü, yerinde duramayan

ve bolca tebessüm eden bir zat bir sandalyede oturmuş ekranlarda çok alışık olmadığımız bir şeyler okuyordu.

Mesleğim gereği okuduğu şeyler ilgimi çekmişti. Hiçbir yere bakmadan, tamamen ezberinden onlarca beyit

okuyordu. Divan edebiyatı ürünleri olan beyitleri okuyup anlam inceliklerini güzel bir Türkçe ile günümüze

uyarlayarak aktarıyordu. Eskiyi yerinden kaldırıp yeniye taşıyordu. Okuduğu şeyler ilk etapta anlaşılmıyor gibi

gözükse de onun izahından sonra çok sevimli hale geliyordu. Küçük bir araştırma sonucunda bu zatın 1961

doğumlu Av. Hayati İnanç olduğunu ve ilimizin yayla tabiatlı Çameli ilçesinden çıkan bir 'şiir hafızı' olduğunu

öğrendim. Divan tarzı şiirlerin çok bilinip iyi anlaşılmadığı günümüzde hafızasında yedi ila sekiz bin beyit bulunan

Hayati Bey'in bizim topraklarımızdan çıkmasına sevinerek kendisi ile irtibata geçtik. Modern zamanlar için oldukça

orijinal olan bu meziyetin dergimiz vasıtasıyla tüm Denizlililere duyurulmasını istedik. Sonra biz onu çağıracak olsak

da önce kendimizi davet ettirerek Ankara'ya gittik. Hayat hikâyesini, özellikle divan şiirine olan ilgisini ve farklı birçok

özelliğini kendisinden öğrendik. Bir Pazar günü arkadaşlarla Hayati Bey'in kapısını çaldık. O günün akşamında TRT

Haber'de canlı olarak yayınlanacak programı olduğu halde yayın saatine çok yakın bir vakte kadar kendisiyle zevkli

bir sohbet gerçekleştirdik. Şiirle, tarihle, hikmetle ve nerede karşımıza çıkacağını kestiremediğimiz latifelerle dolu bu

muhabbetten bazı başlıklar:

- İlkokul öğretmenim Emine hoca özel günlerde şiir okuturdu. Bu bir kural haline gelmişti, bir defa Hava Şehitleri

Günü'nde bana okutmadı terzi Bekir'in kızı Meral'e okuttu ona hala küskünüm.

- Emine hoca, yüzünden okuyabileceğimi söylese de ben ezberlerdim. Ezber zevki merakı bende o zaman başladı.

Ezberleyebildiğimi görünce bunu oyun haline getirdim.

- Kayda değer bir hikâyem olduğunu düşünmüyorum fakat beş göbek öncesi dedem Sudan'dan getirilip azatlık

verilmiş bir siyahî köledir. Babam koyu kahverengi, dedem gece görünmezdi.

- Türk, efendimdir, Türkle böyle bir bağlantı var. Hürmette kusur etmem sadece incindiğim bir tarafı vardır efendi

kendisine efendi arar gibi duruyor. Benim efendim efendi olmaya layıktır, köle değil.

Çameli diyarından çıkan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitiren, halen Türk kültürüne hizmet için TRT

Haber'de program yapan bu eğlenceli ve ilginç kişiliği beğenerek okuyacağınızı umuyoruz.

Yrd. Doç. Dr. Kerim Demirci

Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi

Çamelili Bir Şiir Hafızı:

HAYATİ

İNANÇ

27