raz bu oyunlardan bahseder misiniz?
Bu yıl çocuklara biraz daha ağırlık ve-
relim dedik.
Yeni açılan Tarihi Balcı Evi Z.Karaas-
lan Folklorik Bez Bebek Müze’sinin için-
de yer alan Şehir Tiyatrosuna ait küçük
bir kukla sahnemiz var. Çok araştırma-
dım ama belki de bu Türkiye’deki bir
belediyeye ait ilk ve tek kukla sahnesi
şu anda. Anaokulu düzeyindeki çocuk-
larımıza orada her Perşembe ve Cuma
günleri “Bonbon ile Mıstık” adında iki
kukla kahramanımızın maceralarını oy-
nuyoruz.
Öte yandan Anhelmus’un hikayesi
de devam ediyor tabii. Biz Şehir Tiyat-
rosu olarak sadece oyunculuk eğitimi
vermiyoruz. Sahne Tasarımından, Reji
Bilgisi’ne, Makyaj dersinden Oyun Ya-
zarlığına kadar bir sürü dersimiz var
ve bu dersler kapsamında eğitim al-
mış öğrencilerimizden Mehmet Akif
Yılmaztürk’le birlikte yazdık bu yılki
çocuk oyunumuzu mesela. “Anhelmus
ve Külkedisi” adlı çocuk oyunumuzu her
Salı sabahı 10.00’da ve her Çarşamba
öğleyin saat 14.00’de izlemek mümkün.
Öte yandan 27 Mart’ta “Duvarların
Ötesi” seyirci ile buluşacak. Benim de
öğrencisi olma gururunu yaşadığım de-
ğerli hocam Turgut Özakmanı kaybet-
tik yakın zamanda, biliyorsun. Ben de
bu yıl anısına bir oyunu sahnelemenin
yerinde olacağını düşünerek “Duvarla-
rın Ötesini” seçtim. Yine festivale de
“3,5,8 ve Diğer Şeyler” adlı oyunumuzu
yetiştirmeye çalışıyoruz. Naif bir De-
nizli hikayesi olacak.
Benim de yakından takip ettiğim bir
organizasyonun, Denizli Uluslararası
Tiyatro Festivali’nin baş mimarların-
dan biri de sizsiniz. Festival, Denizli’nin
kültürel renklerinden bir demet. Tüm ti-
yatro severler, mayıs ayının gelmesini
inanın iple çekiyoruz. Hocam festivalin
38