Background Image
Previous Page  42 / 44 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 42 / 44 Next Page
Page Background

D

enizli’nin “şam tatlıcı amca”sı

Niyazi Erbek ile görüşmek

üzere Bayramyeri meydanındayız.

Niyazi Erbek her zamanki gibi tatlı

tezgâhının başında, şam tatlısı sat-

makta. Yanına gidiyoruz, hem tat-

lılarından nasipleniyoruz, hem de

sohbetinden.

Mesleğe başlaması 1950 yılına

dayanıyor. O yıllarda şam tatlısı ve

dondurma satıyormuş. Tatlı yapma-

yı ilk gençlik yıllarında eniştesi Hacı

Baki’den öğrenmiş. Hacı Baki çok iyi

bir tatlıcıymış ve Bebek Pastanesi

ona aitmiş. Eniştesinin tatlıcılık ko-

nusundaki başarısını görünce, kendi-

si de ailesini bu işi yaparak geçindir-

meye karar vermiş.

Eskiden günde 4-5 tepsi tatlı ya-

pıp hepsini sattığını, ama ihtiyarladı-

ğı için artık sadece bir tepsi yapabil-

diğini anlatıyor Niyazi Bey. Eniştesi

rahmetli olduktan sonra tatlılarını

hep tek başına yapmış, zira ailede

ne hanımı, ne de çocukları tatlı yap-

mayı bilmezlermiş.

Ailesini 61 senedir Denizlilere

sattığı leziz şam tatlılarıyla geçindi-

ren Niyazi Erbek üç erkek çocuğunu

da okutup, onların meslek sahibi ol-

malarını sağlamış. Oğullarından biri

öğretmen olmuş, biri bakır ustası,

diğeri kantin işletmekteymiş. Yedi

torun sahibi olmuş, şimdilerde en

büyük torununun askere gidip gel-

mesinin gururunu yaşıyor.

Mesleğinin kendine göre zorluk-

larından söz ediyoruz, soğuk mu so-

ğuk bir gündeyiz. “Hiç başka meslek

yapmayı düşünmediniz mi Niyazi

Amca?” diyoruz. “Benim çokta gö-

züm olmadı hiç kızım, karnımı do-

yuracak kadar para kazansam yetti,

razı oldum.” diyor. Bayramyerini avcu-

nun içi gibi biliyor, seneler su gibi akıp

geçmiş, o kadar çok yüz öyle çok dost

geçmiş ki buralardan, iç geçiriyor. Ar-

tık kendisinden başka eskilerden hiçbir

esnafın kalmadığını, şimdilerde esna-

fın hiç birbirini tanımadığını söylüyor.

Derken bir esnaf yanaşıyor yanımıza.

Şakalaşıyorlar. Kendisi bir iş için tez-

gâhtan ayrıldığında onlar göz kulak

olurmuş tatlılara. Arada eksilirmiş tat-

lılardan ya bereket versin diyor.

Tatlısının ünü Almanya’ya kadar

uzanmış. Denizli’den Almanya’ya ka-

dar tatlılarını götüren, yıllardır ondan

alışveriş eden müşterileri varmış.

Nedir senin tatlının sırrı diyoruz. Çok

basit diyor: Şeker. Ben tatlıma doğal

olmayan bir şey karıştırmam ondan

böyle güzel tatlıdır diyor ve ekliyor:

“Yoğurt satan hiç yoğurdum çirkin der

mi? İşime sahip çıkarım. Önemli olan

da budur.”

DENİZLİ’DEN İNSAN MANZARALARI

Özge AKÇAY

CSA Vakfı Yönetici Yardımcısı

ŞAM TATLICI

Niyazi Erbek

1980

2011

2011

40