MUSA KAZIM
MANASIR
Okulumu 1949 yılında bitirdim. Ka-
sım/1949 ayında Nazilli Sümerbank Fab-
rikasında Tesviye atölyesinde frezeci ola-
rak işe başladım. 1952 yılında askerlikten
sonra Denizli'ye geldim ve Denizli Şemsi
Terakki Debağat ve Ticaret A.Ş. de muha-
sebeci olarak işe başladım. Rahmetli Tah-
sin Cem ile Otocem kolektif şirketini 1957
yılında kurduk.
Denizli Devlet Hastanesi Yardım
Derneği
Denizli'de iş hayatında iken Hacı Raşit
Özkardeş ve dönemin valisi Nezihi Okuş
ile Stadyum arkasındaki talebe yurdun-
daki öğrenciler için kurulan dernekte de
Esat Mazı ile yönetimde görev aldım. Dr.
Samim Gök, Raşit Özkardeş ve Enver Öz-
soy ile Denizli Devlet Hastanesi Yardım
Derneği yönetiminde görev yaptım. O
dönemde fakir hastaların ihtiyaçlarında
yardımcı oluyorduk. 400 yataklı Denizli
Devlet Hastanesi’nin 30/ağustos/1972 ta-
rihinde Bakan Dr. Kemal Demir, Vali Münir
Raif Güney ve Başhekim Dr. Samim Gök
tarafından açılışı yapılırken, oda tefrişleri
tamamen Denizli’li vatandaşlar ve Derne-
ğimiz tarafından karşılandı. Denizli Dev-
let Hastanesi Dernek Yönetiminde Hacı
Mustafa Değirmenci, Hacı Enver Özsoy,
Ramazan Kurşunluoğlu ile 1998 yılına ka-
dar çalıştık ve gençlere görevi devretmek
üzere ayrıldık. Bizden sonrada dernek ya-
şayamadı. Bizim dönemde önce yönetim
olarak ihtiyaçları karşılardık, yetmediği
zamanda en yakınlarımızdan talep eder-
dik. 1980'de Otocem’den ayrıldıktan sonra
Mostaş adında aile şirketimiz kurulunca
gerek dernek gerek vakıflarla daha rahat
ilgilenme durumum oldu.
Denizli mühendislik fakültesinin kurulu-
şunda Prof. Turan Acatay, Suat Çakmak,
Burhan Saraçoğlu, Raşit Özkardeş, Rıza
Dalkara,Nejdet Güzelaydın ve ben Musa
Kazım Manasır olarak Yardım derneğini
kurduk. Bu dernek derse gelen hocala-
rın seyahat masrafları ile ilgili kısmında
katkıda bulunmak amacıyla kurulmuş idi.
İzmir’den İstanbul'dan gelen hocalara ko-
laylık sağlaması için ek ödeme yapıyorduk.
Yetim ve Acizleri Koruma Derneği
Bu dernek 1955 yılında kurulmuştu. Kuru-
cuları; Nadir Sebik eski Sümerbank fabri-
kası müdürü, İsmet Andaç Sümerbank’ta
memur, Necmiye Özbudu ev hanımı, Hilmi
Erkmen Ziraat Bankası Müdürü, Ethem
Yücetürk doktor, Mücahit Ataklı Sümer-
bank satış müdürü, Ergun Andaş İş ve İşçi
Bulma Kurumu müdürü, Kemal Özbudu
Sümerbank muhasebe müdürü, Rıfat Uy-
sal sanatkar, İsmail Tütüncü ve Mahmut
Aktürk. O dönemde biz bu kurucular ara-
sında yoktuk. Ama sonradan geniş çaplı
faaliyet gösterdiğinde Fuat Özen Bey de
vardı. Daire genişledi. O zaman katıldık.
1987 yılında vakıf kuralım dedik. Yani
dernek olarak faaliyet gösteremiyorduk,
ilk faaliyetimizde şu oldu. Yer temini. Yer
teminini yaptıktan sonra dernek olarak
Samsun’a uygulanacak bir projeyi buraya
aktarttık.
Huzurevi ve Denizli Yetim ve Acizleri
Koruma Vakfı
Huzurevi binası yapıldıktan sonra içi-
nin teftişi tamamen Denizliler tarafın-
dan, bizler ve arkadaş grupları tarafından
yapıldı. Bu işi Fuat Özen Bey iyi hatırlar,
sonra baktık ki dernek olarak fazla faali-
yet gösterilmedi, bir de eşlerimiz de vardı
dernekte görev yapan. Biz dedik derneği
bayanlara bırakalım, bunu yürütsünler biz
vakıf kuralım ve bu vakfın vergi muafiye-
tini alalım, daha büyük bir teşebbüsümüz
olsun diye 1987 de yılında vakıf kurduk.
Rahmetlik İsmail Sever de uzun süre hem
dernekte hem de vakıfta başkanlığımızı
yaptı. Kendisi Bulgaristan'dan geldiği için
yaşlıların ileride çocukları tarafından ba-
kılmayacağını düşünerek böyle bir teşeb-
büste bulunuldu. Vakıf kurulduktan sonra,
proje yaptırdık. Büyük bir proje oldu. 330
bin liraya arsayı aldık. 24.967 m2 arsa. Bu
arsaya uygun projesini yaptırdıktan sonra
ihale ettik. Tabii bu elde olmayan paray-
la yapılacak işlerdi. Bu arada imar yasası
değişti. Betonarmenin depreme göre he-
sapları değişti. Mimari projemizi Turgay
ve Volkan Üçyıldız ücretsiz yaptı. 2004
yılında temeli atılan binanın taahhüdünü
Volkan Üçyıldız üstlendi. İnşaat başladık-
tan sonra; imar yasası, inşaat demir ve
betonarme hesaplarının değişmesi ile ara-
da tekrar proje tadilatına gittik. Daha az
fiyata maledebileceğimiz olay daha paha-
lıya çıktı. Fakat biz binayı bitirdik. 100 oda,
o binaya denk gelecek idari bina, üçüncü
etapta tekrar 84 yataklı yapacağımız bir
bina vardı. O binayı yapmaktan vazgeçtik.
İdare binayı ve 100 yataklı binayı yaptık.
Ama işletmesi için hiç kimseyi bulamadık.
Yani huzurevi olarak çalıştırmak üzere ara-
dık, devletle temaslarımız oldu. Devletle
temaslarımız da bize bedavaya verin, biz
bunu çalıştıralım dediler. Bizim amacımız
ilerde bizim müdahale edebileceğimiz bir
çalışma yeri olsun ve Vakfa gelir getir-
mesiydi. Şimdi Pamukkale yolu üzerinde
huzurevi var, kuruluşunda bağışta bulu-
nularak oda tefrişleri yapılmıştır. Bilahare
Belediyemizin yenilediği bina tefrişi tekrar
ilk yapanlar veya varisleri tarafından ye-
nilenmiştir. Ekseriyetle yerleşim dışardan
oluyor. Yani Denizli'lere yer bulmak çok zor
oluyor. Onun için Rahmetli İsmail Sever
başkanlığı döneminde yaptırılan projeye
göre huzur evi yapılması kararı verildi. Fa-
kat işletme çok zor ve yönetimimiz tara-
fından yapılması mümkün değildi. Türkiye
içinde işletmeci bulamadık. Hatta Bel-
çika'da bu konuda uluslararası işletmeci
olan Senior Asist firmasının Türkiye tem-
silcisi Bengi Tutak hanımefendiyle temas
ettik. Kendisini Denizli'ye davet ettik. On-
lar geldiler incelediler. Dediler ki 200 kişilik
yeriniz var, siz bize 100 tane yaşlı bulun
ayda 1.500’er lira para versin, biz buraya
geliriz dediler. Günü birlik İstanbul'dan ge-
lip gitmeyi düşünüyorlardı. Bizim de 100
kişi bulmamız mümkün değil. Öyle bir şey
olsa zaten çalıştırmayı biz kendimiz ya-
pacağız. Dolayısıyla ondan da vazgeçtik,
çeşitli yerlerden bu sefer Aydın'dan Na-
zilli'den gelenler oldu. Bize verin, biz bunu
çalıştıralım diye. Bu arada Pamukkale Üni-
versitesi eski rektörü Hasan Kazdağlı“Üni-
versitenin zamanla uluslararası faaliyetleri
olacak dolayısıyla siz otel yapın” demişti.
Bunun üzerine Dönem Rektörü Prof. Dr.
Hüseyin Bağcı'ya (Denizli Yüksek Öğretim
Vakfı'nda yönetim kurulu üyesiydim. Sık sık
konuşuyorduk.) Sayın Prof. Hasan Kazdağ-
lı’nın önerisini teklif ettim. Sayın Rektör
Bağcı bizim yere ihtiyacımız var. Biz dedi
23